ÇEKİM YASASI VE SINIRLAYICI İNANÇ
Tüm bu “endişelenme, sen mutluluğa odaklan, neyi düşünürsen
onu yaşarsın vs vs.” cümlelerinin bir zırvalık olduğunu, hatta benim hayal
aleminde yaşayan bir saf olduğumu söyleyen o kadar insan çıktı ki karşıma,
bunlardan dolayı kendi çekim yasasına yaklaşımlarımı gizli bir kitap haline
getirmeme neden oldu, insanların bana aptal ya da inançsız demelerinden
korktuğumu görünce bunu aşmak için çalışmaya başladım.
Eminim sizler de yolunuzda ilerledikçe bunun gibi yorumlarla
karşılaşacaksınız. Ne yazık ki... Ben kötü ve tatsız olaylardan soyutlanmış bir
hayat yaşamıyorum ve tüm kişisel gelişim olaylarına zırvalık olarak bakan
insanlar olduğunun da farkındayım. Ama ben hayatımda başıma gelen her acı ve
üzücü olayı sevgiyle karşılayarak onlara kin ve nefret değil anlayış yükleyerek
yolumda ilerlemeyi seçiyorum. Bu günlerde birkaç arkadaşım bana “eğer bunlar
gerçekse bende neden işe yaramıyor” sorusuyla geliyor. Gerçek şu ki aslında
yarıyor yani içerde zihninizde ne düşünüyor ve neden korkuyorsanız dışarıda da
o dünyayı oluşturuyorsunuz. Hatta sınırlayıcı inançlarınız yüzünden yerinizde
sayıyor ve hiçbir şeyin işe yaramadığını düşünüyorsunuz.
Yolculuk yapmayı sever misiniz? Ben yolculuklarda doğayı
izlemeye bayılırım ve eminim hayatınızda bir kere de olsa kayaların arasındaki
küçük bir toprak parçasında can bulup büyüyen bir çok bitki görmüşsünüzdür. Ben
hayran olur hatta o bitkiye aşık olurum çünkü bu müthiş çicek zorluklara karşı
kurumak ve yok olmak yerine hayatta kalmayı ve yaşamayı seçmiştir, demek
istediğim aslında yaşamak istemiş ve bunu için de uygun koşulu bulup kendi
dünyasını meydana getirmiştir. Aslında hepimizin hayatında olan da tam olarak
budur. Yani neye değer olduğunuza siz karar veriyorsunuz, kendi başarınızı veya
başarısızlığınızı siz belirliyorsunuz.
Kaç kitap okuduğunuzun ya da seminerlere katıldığınızın hiç
önemi yok, siz ancak sınırlayıcı inançlarınızın izin verdiği yere kadar
gidebilirsiniz. Hiç 10 kilo vermeyi hedefleyip sadece 8 kilo verdiğiniz oldu
mu? Ya da hiç 50.000,00TL. kazanmayı hedefleyip 10.000,00TL. kazandığınız oldu
mu? İşte bu elde edilen sonuçlar sizin sınırlayıcı inançlarınız sayesinde
gerçekleşmiştir. Yani size neyin mümkün olacağı yerine neyin mümkün olduğunu
söyler. Burada ilk hedef mucize beklemek gibidir; bunu bekleyin yani hayatınıza
mucizelerin gelebileceğine inanın ve asıl hedefinize ulaşın. Burada şunu da
eklemek zorundayım çekim yasası ile 50.000,00TL. isteyip sürekli yatarak onu
imgelemek ve beklemekle karıştırılmasın mucizeleri beklemek yaklaşımı. Hedefe
odaklandıktan sonra zaten yolun çizime geçecek ve önünüze imkanları
çekeceksiniz, işte bu imkanlara da mucize diyebilirsiniz. Aslında ben bunun
kolay olmayacağını da söylemeliyim. Hayatta uçan kuşa borcu olan bir insandım,
başarısızdım, hatta hayatımda büyümek ve gelişmek üzere yürüdüğüm yolu küçültüp
küçültüp çok dar bir yaşam alanımın olduğu dönemlerim oldu ve açıkçası hala
daha kendi üzerimde çalışmaktayım bu bir dişli çark gibi bir kere başladınız ve
bilinciniz açıldı mı, durmak istemiyorsunuz. Yıllarca kendime acıyıp durduktan
sonra evet bir gün geldi ve sorunun ben olduğunu anladım, sorun her zaman ben
dim. Tüm bu koşullardan sorumlu olmakla kalmıyordum, aynı zamanda onları ben
hayatımda meydana getiriyordum. Çekim yasasını sihirli bir değnek gibi görerek
bu işe başlamanız size yine bir sorun olarak geri gelecektir. Teknik herkeste
farklı da işleyebilir. Önemli olan kendi içinize bakmaya ve sınırlayıcı
inançlarınızdan kurtulmaya karar vermenizdir.
İster fark edin ister fark etmeyin hayatınızda hergün oluşan
büyük olaylar hatta kücücük olaylar dahi sizin tarafınızdan çekilir. Aslında bu
kücük olaylar da kendi elimizle çoğunlukla geri itilir. Ve bu devinim halinde
gerçekleşmeye devam eder, küçük olayları görerek Yaradan”a şükrederek her seferinde
sevgiyle kucaklayarak daha büyüklerine kapıları açmış olursunuz.
Hepimiz zengin olmak
isteriz, tepenin üzerinde büyük bir ev isteriz, borçsuz bir hayat dileriz,
işimizi sevmeyiz daha iyiye layığım deriz. Bununla birlikte, isteklerimize hahh
bunlar birer hayal diyen, hatta size asla olmayacağını söyleyen sınırlayıcı
inançlarımızın da bataklığı diğer tarafta hayallerinizin üzerine atlamayı
bekler, hatta beklemez siz güzellikler diledikçe sınırlayıcı inancınız çamurunu
atar; örnekleyelim isterseniz,
-
Zengin insanlar yalnızdır,
-
Zengin insanların dostu yoktur, etrafı menfaatperest
insanlarla çevrilidir.
-
Eğer büyük bir ev alırsam herkes benden borç para
isteyecek
-
Başkalarında hiçbir şey yokken ben sahip olduklarımı
kullanamam kendimi suçlu ve kötü hissederim.
Bu olumsuz iç konuşmalar sınırlayıcı inançlarınızın çok
büyük elleridir ve aslında sınırlayıcı inancınızı harekete geçirir. Siz zengin
olmak ya da borçsuz yaşamayı isteseniz dahi sınırlayıcı inancınız sizin
sıçramanıza engel olacaktır. Bu nedenle 10 kilo yerine 8 kilo verecek,
50.000,00TL. yerine 10.000,00TL. kazanacaksınız.
Sınırlayıcı inançlarınızı öğrenip onları temizledikten sonra
çekim yasasıyla yeniden denemeye başlamalısınız…
Sevgilerimle
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder