29 Mayıs 2012 Salı

İMGELEME

İmgeleme, en basit haliyle hayal kurma olarak adlandırılabilir. Hayal kurarız evet ancak; imgeleme tekniğinde onu yaşar gibi hayal kurarız. Örneğin iş yerinizde bir personelle sıkıntı yaşıyorsunuz, bu sizi o kadar geriyor ki işinize karşı olan hislerinizi bile etkiliyor, o kişi aklınıza geldiğinde nefes alışverişinizi bile değiştirecek öfke ya da kızgınlığı hissediyorsunuz. Benim de başıma gelmişti açıkçası ve şimdi bakıyorum da gerçekten sadece kendime çizdiğim bir sınırmış bu duygular, çünkü o duygularla ben bildiğim bölgedeydim, alışık olduğum yerde, bilinçaltı alışık olduğumuzu gerçek kılar, onu sever. Bu sebeple bilinçli ve pozitif imgeleme ile sorunlarımıza yeni bakış açıları bulabiliriz. Şimdi konumuza geri dönelim, sizden rahat bir şekilde oturmanızı ya da uzanmanızı ve geriye doğru 10 dan başlayarak saymanızı istiyorum her nefes alışınızda sadece nefese odaklanın size verdiği rahatlık... her nefes verişinizde bir rakam geri gidin, 9 , 8 ... 0 a gelince olumlamalar yapın, pozitif yönde size kendinizi iyi hiisettirecek olumlamalar, örneğin;
- Ben güzelim ve sevgiye layığım.
- Ben dünyayı seviyorum ve dünya da beni seviyor.
- Mutlu ve başarılı olmaya hazırım.
- Ben iyiyi hak ediyorum ve en iyi şu anda bana doğru geliyor.
- Kendimi bütünüyle olduğum gibi seviyor ve takdir ediyorum.
 Bu olumlamaları kendiniz de çoğaltabilirsiniz. Her olumlamada gevşeyin, tüm bedeninizi rahatlatın.Şimdi o personelle aranızdaki soruna odaklanın, size nasıl bir mesaj veriyor ve siz nasıl tepki veriyorsunuz. Bu tepkiyi vermek yerine ona güzel bir söz söylemeyi hayal edin, ilişkinizde ve o kişide değişim ne yönde olabilir, bunu her ayrıntıyı atlamadan zihininizde yaşayın ve sonunda anlaşabildiğinizi, yemek yerken ya da kahve içerken sohbet edebildiğinizi düşünün.Gülücüklerinizi hissedin, hatta size kahkaha attırabilsin. Bitirirken de "Bu ya da daha iyisi, şimdi benim ve ilgili herkesin en yüksek iyiliği için tümüyle mükemmel ve uyumlu yollarla gerçekleşiyor" diyin.
LÜTFEN bunu yaparken hissedin, o duyguyu, o şükranı, o pozitifin her hücrenize verdiği huzurlu ve olumlu duyguları hissedin,.....
  Sevgiyle Ebruli

16 Mayıs 2012 Çarşamba

BİLİNÇALTI



BİLİNÇALTI

Bilinçaltı, prensiplerin ve özlemlerin tohumuna sahiptir. Bilinçaltımız fiziksel olarak, yaşamsal süreçleri ve sağlığın yeniden yapılanmasını, yaşamı sürdürme aktivitelerinin korunması ve devamını sağlar. Zihinsel olarak hafıza depomuzdur. Zaman ve mekanla engellenmemiş mükemmel düşünce evraklarını saklar. Manevi olarak özlemlerin, hayal gücünün kaynağıdır.  
Çoğu içgüdülerimiz, özenle ve derece derece hazırlanmış doğal prensipleri zayıflatma süreci ile devredilebilir. Yani bilinçaltında yavaş yavaş değişiklik yapabiliriz. “Kendimizi neyle ve nasıl tanımlarsak öyle olmaya meylederiz.” Diyor Ernes HOLMES. Yapacağımız afirmasyonlarla düşündüğümüz ve söylediğimiz şey yavaş yavaş bilinçaltında kalıplaşır ve gerçek bir deneyimle kendini gösterir. Aslında ağzımızdan çıkan her söz, zihnimizden geçen her düşünce bizim için önemlidir. Şimdi ekilen tohumları gelecekte biçeceğimiz deneyimlerimizdir.

AFİRMASYON ÖRNEKLERİ;

-         Tanrı, sonsuz Sevgi, Sağlık, Bilgelik ve Bolluk’tur. Ben O’nun kendi suretinde yarattığı çocuğuyum; o halde özgür, sevgi dolu, bilge, her zaman rehberlik eden ve sınırsız kaynakları olan bir varlığım.

-         Bilinçli olarak düşünülen her düşünce, bilinçaltını etkiler ve bu etki düşüncedeki güç ve arzunun derecesine bağlı olarak eyleme dönüşür.

-         Bilinçaltı emirlerimizi değiştirinceye dek, onları yerine getirmeyi sürdüren sadık bir hizmetkardır. Onun bildiği ve uyguladığı emirler aslında bizim kendimizle ilgili inançlarımızdır.

                                  Afirmasyon örnekleri % 100 Düşünce Gücü kitabından alınmıştır.


15 Mayıs 2012 Salı

İÇ DÜNYAMIZ VE BİLİNÇALTI


 
Aslında hepimiz huzuru ve refahı yakalamak isteriz. Bunu başarabilirsek mutluyuzdur, sağlıklıyızdır. Çok kolay görünüyor değil mi?? Ama bunu başarmamız bir o kadar uygulamada zor gelir bize. Çünkü aslında gerçek hayat başkadır, öfkeye kapılmak kolaydır. Zaten herşey bizim önümüze çıkmış bir taş gibi görünür gözümüze değil mi? Hayatta her şey ama her şey biz insanoğlunun başına gelebilir… mutlu olmak isteriz ama istediğimiz ilişki değildir yaşadığımız, refah ve bolluk isteriz ama ne yazık ki  faturalarımıza ancak yeten gelirimiz vardır vs. vs. Bu gidişatı tersine çevirmek için bir güç, bir sihirli değnek olsa deriz sonra… Ben ve benim gibi çekim yasası ve diğer doğa yasalarını yaşam felsefesi yaparak yolunda devam edenler için tüm gücün ve hayatın kaynağı yine bizde, içimizdedir. İçsel dünyamızdaki uyum dış dünyamızdaki uyumu sağlar. İçsel dünyamızdaki uyumu sağlamak için ;
1 – Düşüncelerimizi kontrol etmeli ve pozitif afirmasyonlar yapmalıyız.
2 – Bir deneyimin bizi nasıl etkileyeceğini belirleme yeteneğimizi pozitif yönde geliştirmeliyiz.
Bu iki başlıkta toplanan ve çok kolay görünse de tam anlamıyla hayatınıza yeniden başlamak anlamına gelen yenilikleri yapabilirsek eğer iç dünyamızda dengeyi yakalamaya başlarız. Peki iç dünyada var olmaya başlayan bir dengenin bize getirisi nedir ki?? Yani biz ne için değişmeliyiz? Kazancımız nedir?? iç dünyamızdaki bu denge iyimserlik ve refahın tohumlarını eker.
Bilinçaltı içsel dünyamıza açılan kapımızdır. Bizler bilinçaltı yoluyla evrensel zihne ve evrenin sonsuz iyileştirici, yapıcı gücüyle iletişimi sağlarız. Bu kapının anahtarı da zihnimizdir. Yani Bilinçaltımızın yönetimi zihnimizin elindedir.İç dünyamızla hayallerimize ulaşmayı deneriz değil mi? Bunu yapabilmek için de Yüce Allah bize cesaret, umut, coşku, güven duygularını yerleştirmiştir. Bunların merkezi yine iç dünyamızdır. Kısacası tüm gelişimimizin kaynağı iç dünyamızdır. Her bitki, her hayvan ve her insan bu büyük yasanın yaşayan kanıtlarıdır. En önemlisi de en büyük hatamız direnç, güç ve uyumu içimizde değil dışarıda aramamızdır…    

14 Mayıs 2012 Pazartesi

Merhaba

Hayatım hakkında, evren ve kadim yasaları, sosyal ilişkilerim hakkında , "The Secret" kitabıyla farkındalığım artmaya başladı. Kendimi büyük bir içsel yolcukta buldum ve bu yolculukta yaşadıklarımı blog kanalıyla sizlerle paylaşmak istedim. Hepimizin içsel yolculuğu ve hayatta yapması gereken nihai amacı farklı, ben sadece benimkini, dilimin elverdiği ölçüde paylaşacağım, bir kişinin hayatına pozitif bir pencere açabilirsem  amacımda mutlu bir adım atmış olacağımı düşünüyorum. Işıkla...
Ebruli